Yerel Mimari
Kültürümüz, gelenek – göreneklerimiz eski zamanlara göre önemini yitirmiş olsa da geçmişten gelen güzelliklerin miras olduğu ve devam etmesinin gerekliliği kanaatindeyim. Bu devamlılık bizim imzamız niteliğinde olacaktır.
Ankara mimarlık firmaları arasında yer alan Çayyolu tint mimarlık olarak bu konudaki görüşümüz şu şekilde. Her ülke kendi yerel mimarisine tamamıyla sahip olmasa bile muhakkak ülkesinin kültür ve esintilerini yansıtıyordur. Yerel mimari, mimari yapının bulunduğu bölgedeki geleneksel malzemeleri ve kaynakları kullanan bir tür yerel veya bölgesel yapı olarak tanımlanır. Bir tür kimlik belirtme olarak adlandırılabilir. Rubenilson Brazão Teixeira, her yerel mimarinin, belirli etnik gruplardan kaynaklandığı ve her zaman önceki nesillerin oluşturduğu tanıdık formlara dayanan uzun bir sürecin sonunda oluştuğu anlamında geleneksel olduğunu belirtir.
Türk Mimarisinde Çini
Türk Mimarisi için çini kullanımı ve Osmanlı esintileri çok önemli unsurlardır. Geçmişteki hemen hemen her mimari yapının dışında veya içerisinde küçük dahi olsa mutlaka çini kullanılmıştır.
Bu çiniler dönemin mimarlarının dış dünyadan küresel olarak etkilenmesinin sonuçlarını da yansıtmaktadır. Örneğin Lale Devri olarak adlandırılan dönemde mimari yapılarda kullanılan çinilerin büyük bir bölümü hakikaten lalelerden oluşmakta ve onlardan esinlenmektedir.
Lalelerin Osmanlı Hanedanını yansıttığı ve mimarlar tarafından hükümdarlara ithaf edildiği bilinen bilgilerimiz arasındadır. Çok kullanılan bir diğer çini deseni de meyvelerdir bu meyvelerden üzüm, nar ve limon en fazla kullanılan meyvelerdir.
Çünkü geçmişimizde narın bereketi üzüm ve limonun ise şifayı temsil ettiğine inanılırdı.
Osmanlı ve Selçuklu devletleri dünyaya uzun seneler boyunca hükmetmiş ve fetih ettikleri yerlere yazımızın başında bahsettiğim gibi adeta imzalarını bırakmak adına su köprüleri, camiler, kaleler, kervansaraylar, şifahaneler yaptırmışlardır.
Türk Mimarisinde Kapılar
Türk Mimarisi için bir diğer önemli unsur da kapılardır. Elbette ki her evin kapısı çok büyük olup, işlemelerden oluşmuyordu. Geçmiş mimarisinde kapılarımızı ikiye ayırabiliriz. Evlerin kapısı ve Taç Kapı adı verilen önemli mimarilerde kullanılan ve kendi başına mimariyi görünüm olarak taşıyabilen baş kapı anlamına da gelen Serderler. En görkemli binalarda ilk olarak kapılar dikkati çekmektedir. Bütün süsleme detayları ve el işçiliği, zanaatkarların tüm marifeti kapılarda sergilenmiştir.
Dilerseniz yurt dışından yerel mimari örnekleri ile yazımıza devam edelim…
Tulou Konutları, Çin.
Nijo Kalesi, Japonya.
Bu fotoğraflara baktığımız zaman görüyoruz ki, mimari yapıların kapıları bizim mimarimizde önemli olduğu kadar yabancı ülkelerde de büyük önem arz etmekte ve ihtişam içerisinde tasarlanmış durumda. Bu durumun sebebi aslında kapıların ülkenin gücünü ve zenginliğini simgeliyor olmasıdır.
Japonya’ya gittiğimiz andan itibaren Japonya’da olduğumuzu çok kolaylıkla anlıyoruz işte tam olarak buna yerel mimari deniyor.
Fushimi İmari Tapınağı, Kyoto.
Bu görsellerde de Japon kültürünün önemli parçalarından olan hayvan sembolleri göze çarpıyor. Özellikle köpek bu ülkede sadakati, ülkeye olan bağlılığı ve aidiyeti temsil etmektedir.
Çin mimarisinde ise gözümüze en çok ejderha figürünün kullanıldığı çarpıyor. Çinliler için ejderha, asaletin, iyi şansın, kudretin, gücün ve kutsallığın sembolüdür. Atasözlerinde bile ejderhanın önemine değinilmiştir. Öyle ki, bir Çin atasözü şöyledir; “Oğlun bir ejderha gibi olsun”. Ayrıca Antik Çin’de hükümdarların ejderha soyundan geldiğine inanılmaktaydı. Ejderha figürü yalnızca Çin Mimarisini değil aynı zamanda diğer ülkelerin mimarisini de oldukça etkilemiş durumda. Hatta öyle ki Güneydoğu Asya’da Hindiçin Yarımadasının ortasında yer alan Tayland’da dev bir ejderhanın kollarında tutsak olarak kalmış bir Budist Tapınağı gözümüze çarpıyor.
Wat Samphran, Tayland
İnceleyeceğimiz bir diğer yerel mimari örnekleri de Rusya ülkesine ait. Bu ülkede ihtişamın en üst seviyelerde yer aldığını ve adeta masallarda bahsedilen şatoların gerçeğe dönüştürülerek mimariye yansıtıldığını görüyoruz.
Gelin bir de Dünya’nın en görkemli metrolarından biri belki de en görkemlisi olan Moskova Metorusu’nu inceleyelim.
Ülkenin kendi inanışını, kültürünü ve simgelerini tamamıyla sergileyen bu metroda büyük ve çarpıcı bir o kadar da değerli taşlardan oluşan avizeler Rus Yerel Mimarisinin en göze çarpan unsurları.
Vitray camlar, melek figürleri, çiçekler, duvarların kenarlarındaki altın varak işlemesi ve ülke tarihinin ünlü düşünürlerini her baktığımız yerde görebiliyoruz.
Türkiye ve Dünya’dan örneklerle yerel mimari makalemiz umarız okuması keyifli ve fikirlerinize ışık tutabilecek şekilde olmuştur.