Dekonstrüktivizm Nedir?
Bu hafta konumuz yapısal analiz anlamına gelen Dekonstrüktivizm . Günümüzde ve özellikle ülkemizde farklı mimari yapılar görmeyi çok özledik. Bu nedenle siz değerli okuyucularımızla birlikte yapısal analiz kuramının benimsenerek oluşturulduğu mimari yapıları ve bu anlayışı benimseyerek tasarımlarına yön veren mimarlardan birkaç tanesini incelemek istiyoruz. Hadi başlayalım…
Öncelikle söylemesi ve yazması benim için çok azıcık, sadece birazcık zor olan Dekonstrüktivizm kelimesinin ve olgusunun anlamına göz atalım.
1980’lerin sonlarına doğru postmodern mimarinin hemen sonrasında ortaya çıkmış olan Dekonstrüktivizm ilk olarak Jacques Derrida tarafından bulunmuş ve yapısöküm felsefesi olarak adlandırılmıştır. Düşünce tarihinin en üretken filozoflarından biri olan Derrida’nın en önemli buluşu şüphesiz yapısöküm (dekonstrüksiyon) olarak bilinen metin okuma stratejisidir.
Yepyeni bir oluşum yaratan yapısal analiz nicelik olarak yapılmış olanı söküp tekrar farklı bir biçimde birleştirme prensibi üzerine kurulmuştur. Ancak Derrida, dekonstrüksiyon tanımını mimari akım olarak ileri sürmemiş ve bu ileri sürüm Philip Johnson, Mark Wigley ve Peter Eisenman tarafından gerçekleştirilmiştir.
Mimari tasarımda elde edilmek istendiği zaman bu yaklaşım, yapıyı oluşturan mimari ne kadar unsur varsa bütünlüklerinin parçalanması ve aslında yüzeylerle birlikte yüzeylerde yapılan oyunlarla elde edilen dış cephede dik olmayan köşelerin konveksiyonel halde kullanımı sonucunda ulaşılabilir.
Birçok mimari akımda olduğu gibi bu akım da kendinden önceki baskın formları reddederek doğmuş ve var olmaktadır. Dekonstrüktivist akımın en büyük ve bilinen temsilcilerinden bir tanesi Frank Gehry’dir.
1928 yılı Toronto doğumlu olan Gehry 1954 yılından itibaren adını ve tasarımlarını duyurmaya başlamış günümüzde Kaliforniya’da yaşayan ve halen Dekonstrüktivizm dediğimiz zaman en çok feyz alınan mimarlardan biridir.
Bir diğer incelemek istediğimiz ve hayranlıkla tasarımlarını feyz aldığımız Dekonstrüktivitizmi benimsemiş olan 1950 yılı Bağdat doğumlu ünlü mimar Zaha Hadid. İlk başlarda çığır açan ve kalıpların yıkıldığı tasarımlarının çoğu inşa edilemeyen Hadid, daha sonrasında pek çok uluslararası ödüle layık görülmüş ve projeleri hayata geçirilmiştir. Ülkemiz için İstanbul-Kartal Kıyı şeridi düzenlemesi ve kentsel dönüşüm tasarlayan Zaha Hadid 2016 yılında geçirdiği kalp krizi sonrasında hayatını yitirmiştir.
Dekonstrüktivizm hakkında daha fazla bilgi alabilmek ve bu tarz mimari yapılara kavuşabilmek için Ankara Mimarlık şirketleri arasında öncülük eden şirketimizle ve mimarlarımızla hemen iletişime geçebilir, hayalinizden çok daha fazlasına kavuşabilirsiniz.
Öneri İçerik: https://www.tintmimarlik.com/kubizm-dogusu-ve-mimari-iliskisi/
Dekonstrüktivizm Mimari Nedir?
Dekonstrüktivizm mimari, 1980’lerde ortaya çıkan ve pek çok kişinin dikkati çeken bir mimari akımıdır. Yapıyı meydana getiren unsur bütünlüğün bozularak, dış cephede meydana getirilen çeşitli hareketliliklerdir.
Dekonstrüktivizm Özellikleri Nelerdir?
Sıra dışı ve hayal gücünü zorlayan tasarımların yer aldığı dekonstrüktivizm akımının özellikleri ele alındığında dik açılı olmayan köşelerin yamultulması ön plana çıkar. Yapılanı söküp yeniden birleştirme unsurunu içerir. Görsel açıdan dikkat çeken bu akıma iş, eğlence ve alışveriş merkezlerinde rastlanır.